bylge-logo

    Bylge

    Cimri Olayı

    Siyavuş Olayı (Cimri İsyanı) Karamanoğlu Mehmed Bey'in (1240-1277), kendisini II. İzzeddin Keykavus'un (?-1279) oğlu olarak tanıtan Alaeddin Siyavuş (Cimri

    Picture of the Pow

    Pow

    @pow


    Cimri_Olayı


    Siyavuş Olayı (Cimri İsyanı)


    Karamanoğlu Mehmed Bey'in (1240-1277), kendisini II. İzzeddin Keykavus'un (?-1279) oğlu olarak tanıtan Alaeddin Siyavuş (Cimri) adındaki bir şehzadeyi hükümdar ilan ederek 1277'de Konya’yı ele geçirip Anadolu Selçuklu tahtına oturtması olayıdır. Cimri'nin isyanı Moğollara ve adeta onların kuklası haline gelmiş olan Selçuklu idaresine yönelikti ve kısa süre içerisinde bütün Güneydoğu ile Orta Anadolu'ya yayıldı.


    Memlük Sultanı Baybars (1223-1277), 1277'de Elbistan yakınlarındaki muharebede birleşik Moğol-Selçuklu kuvvetlerini yenilgiye uğratarak Kayseri'yi ele geçirdi. Baybars'ın Moğollar (İlhanlılar) karşısındaki zafer haberini alan Karamanoğlu Mehmed Bey, hiç vakit kaybetmeden harekete geçerek Kırım’da bulunan eski Anadolu Selçuklu hükümdarı II. İzzeddin Keykavus’un oğullarından Alaeddin Siyavuş’u da (Cimri) yanına alarak büyük bir ordu ile Konya üzerine yürüdü. O sıralarda Sultan III. Gıyaseddin Keyhüsrev (1259-1284), Sahib Ata Fahrettin Ali (?-1288) ile Pervane Muineddin Süleyman (?-1277), Moğol hükümdarı Abaka Han’ın (1234-1282) yanında bulunuyorlardı. Konya’da ise sadece saltanat naibi Eminüddin Mikail (?-1277) ile Sahil Beyi Bahaeddin Mehmed (?-1277) kalmıştı. Karamanoğlu Mehmed Bey’in amacı Alaeddin Siyavuş’u Selçuklu tahtına oturtmaktı. Naibin onları tanımaması üzerine kuvvet kullanarak 14 Mayıs 1277'de Konya'yı ele geçirdiler.


    Mehmed Bey, sarığının içerisinde sakladığı hazinelerin planlarını ele geçirdiği naibi, hazinelerin yerini göstermesinden sonra Sahil Beyi Bahaeddin Mehmed ile birlikte öldürttü. Şehrin ileri gelenlerinin de yeni sultana biat etmeleri sağladıktan sonra toplanan bir divan da Mehmed Bey, "Bugünden itibaren Divan'da, Dergahta, Bergahta, Mecliste, Meydanda Türkçe'den başka bir dil kullanılmayacaktır." şeklinde bir karar aldırttı. Divan toplantısından birkaç gün sonra "Ebu'l-Feth" lakabıyla Anadolu Selçuklu tahtına oturan Siyavuş (Cimri), Karamanoğlu Mehmed Bey'i de veziri olarak atadı. Hükümdarlık alameti olarak Siyavuş adına hutbe okutuldu ve para bastırıldı.


    Siyavuş'un hükümdarlığı uzun sürmedi. Karamanoğulları'nın da yardımıyla memleketin karışıklıklar içerisinde bulunduğu bir dönemde gerçekleşen ve hükümet başkentinin işgal edilmesiyle sonuçlanan bu isyan hareketini duyan Sahip Ata Fahrettin Ali'nin oğulları Taceddin Hüseyin ve Nasıreddin Hasan hemen harekete geçtiler. Mehmed Bey ve Cimri, Akşehir yakınlarında karşılaştığı Selçuklu ordusunu yenilgiye uğratarak Taceddin Hüseyin ile Nasıreddin Hasan'ı öldürdüler. Ancak bir süre sonra Moğollar'ın olaya müdahale etmesi üzerine Konya'yı terk etmek zorunda kalan Karamanoğlu Mehmed Bey ile iki kardeşi ve amcasının oğlu, kendilerini takip eden Moğol-Selçuklu-Kırım askerleri tarafından dar bir geçitte sıkıştırılarak ok yağmuruna tutulup öldürüldüler. Başları, kesildikten sonra Sultan'nın emriyle Konya'ya gönderildi. Ülkeye büyük zarar vermiş olan bu asilerin ortadan kaldırılması şehirde büyük bir sevince neden oldu ve kutlamalar yapıldı.


    Karamanoğlu Mehmed Bey'in ortadan kaldırılması üzerine tek başına kalan Cimri, Anadolu'daki Türkmenler'i etrafında toplayarak ülkenin batısında bağımsız bir hükümdar gibi hareket etmeye başladı. 1277'de III. Gıyaseddin Keyhüsrev tekrar asker toplayarak Cimri'nin üzerine gönderdi. III. Gıyaseddin Keyhüsrev'e bağlı kuvvetler ile Cimri arasındaki son savaş gece karanlığında ve şiddetli bir yağmur altında gerçekleşti. O esnada Germiyanlı Hüsameddin bin Alişir Cimri'yi ayağına giydiği kırmızı çizmesinden tanıyarak yakalanmasını sağladı. Yakalandıktan sonra Sultanın huzuruna çıkarılan Cimri'nin, sultanın emriyle canlı canlı derisi yüzüldükten sonra, yüzülen derisinin içerisine saman doldurularak şehir şehir dolaştırılmak suretiyle halka teşhir edilmesi sağlandı.


    Tarihçiler bu ayaklanmayı Anadolu'daki en büyük ve en önemli Moğol karşıtı ayaklanma olarak görmektedirler. İlhanlılar ve Anadolu Selçuklu Devleti, ayaklanmanın gücünden ve kapladığı alanın genişliğinden ürkmüşlerdi. Cimri'nin bu şekilde öldürülmesi ve cesedinin şehir şehir dolaştırılması başkalarının da böyle bir işe kalkışmasını önlemek ve gözdağı vermek içindi.

    Published Date:

    February 07, 2021

    Updated Date:

    December 11, 2023