La Edri Sözleri

Zihinleri kapalı olanların temel problemi, ağızlarının daima açık olmasıdır.

Ne kadar sessiz olursan, o kadar iyi dinlersin.

İnsanlar size sadece aynı yerden canları yandıkça anlar.

Gidecek hiçbir yeri yokken sana sığınan değil, gidecek çok yeri olmasına rağmen, senin yanında kalandır değerli olan.

Yaşlılık; ne saçın ağarması, ne de belin bükülmesidir, gayesi biten ve ümidi sönen herkes yaşlıdır.

Güzel görünen herkes bir gün yaşlanacak. Ama iyi insanlar yaşlansalar da iyi insan olarak kalacaklar.

Dün toprağa gömmezsiniz, yarınlarınız çiçek açmaz.

Uyku; kusursuzca tasarlanmış, harika bir kaçış yoludur.

Bir insana değer vermek, özen göstermek. Onun kıymetini bilmek de bir kültürdür. Bunun eğitimi yoktur, kitaplarda yazmaz. Yolu insan olmaktan geçer.

Bir insana tamamen güvendiğinizde. İki sonuçtan birini elde edeceğiniz kesindir. Ya yaşam boyut bir dost, ya hayat boyu bir ders.

Her şeyden önce insan güvenmek istiyor. Hatta sevmekten bile önce.

Verdiğini hatırlamayan ve aldığını unutmayanlar güzel insanlar.

Kimseye güvenme ve onları tanıman için sınamaktan korkma; çünkü kaybedilmesi gerekeni en önce kaybetmeli insan...

Uykun gelmiyorsa, uyanmak istediğin yerde değilsin.

Var mısın ki, yok olmaktan korkuyorsun.

İnsan üç kere doğarmış: İlki annesinden, 18 yaşında tercihlerinden, 40'ında hatalarından.

Yaşayarak öğrenmek, bedeli en yüksek öğrenme biçimdir.

Sonra biri girer hayatına kokusuyla uyuyup, sesiyle uyanmak için her şeyini verirsin.

Zihinleri kapalı olanların temel problemi, ağızlarının daima açık olmasıdır.

İnsanın en büyük hatası, doğru zamanı yanlış kişilerle doldurmasıdır.

Kaybetmeyi sevmiyorsan, kazanabildiklerinle yaşama tutunmayı dene.

İplerdeki düğümler bir şekilde çözülür. Asıl mesele boğazdakiler.

Bir insanın en büyük sermayesi, büyük bir servet değil, taviz vermediği karakteridir.

İyi insan mutluluk, kötü insan tecrübe, yanlış insan ders, mükemmel insan iz bırakır.

Nerede ve hangi kimlikte doğacağımız elimizde değildir. Ama "insan" olmak her zaman elimizdedir.

"Dost" çok ağır bir vasıf, zamanla çok az kişiye yakıştığını anlıyorsun.

Hayatına fazla gün katmak senin elinde değil. Ama gününe fazla hayat katmak senin elindedir. Hayatından gün çalanlara değil. Gününe hayat katanlara değer vermek gerekir.

Hiçbir insan öylesine girmiyor hayatımıza. Kimileri ceza, kimileri bela, kimileri imtihan, kimileri ise armağan.

Hiç bir dil özlemi taşıyacak kadar güçlü değil. İnsan bu yüzden özledikçe sessizleşir.

İnsanı farklı yapan affettikleri, güçlü yapan sabrettikleri, kendisi yapan vazgeçtikleridir.

İyilik yapar gibi görünmeyin, iyilik yapın görünmeyin.

Engellerden yılmayın! Hayat yolunda ki engeller; aşılmak içindir takılmak için değil.

Bir insan değişmeye başlamışsa, ya hayattan iyi bir ders almıştır, ya da çok acı çekmiştir.

Çok sonra fark ediyorsun; huzur verdiğini sandığın şeylerin seni aslında tüketme noktasına getirdiğini.

Aklınızda olanları hayata geçirecek kadar yüreğiniz yoksa, ömrünüz cesaretli insanların dedikoduların yapmakla geçer.

Aklınızda bulunsun. Herkese yetişmeye çalışırsanız. Kendinize geç kalırsın.

Bir aptalın hatasını düzeltmeye kalkmayın, sizden nefret edecektir. Bir bilgenin hatasını düzeltin, size minnettar kalacaktır.

Hayat insanı bazen öyle bir noktaya getirir ki, kimseye zararın olmamıştır ama sen ziyan olmuşsundur.

Sonra biri girer hayatına, kokusuyla uyuyup sesiyle uyanmak için her şeyini verirsin.

Hiç bir dil özlemi taşıyacak kadar güçlü değil. İnsan bu yüzden özledikçe sessizleşir.

Aklın insanı terk etmesine "Delilik", insanın aklı terk etmesine "Cahillik" denir.

Verdiğini hatırlamayan ve aldığını unutmayanlar güzel insanlardır.

Dünü toprağa gömmezseniz, yarılarınız çiçek açmaz.

Bugün kimse için, bir şeyler yapmak içimden gelmiyorsa; Dün elimden geleni yaptığım halde, hep nankörlük gördüğüm içindir.

Geleceğe yer açmak için, bazen geçmişin gitmesine izin vermek gerekir.

Hayatından gün çalanlara değil, gününe hayat katanlara değer ver!

Seni sen yapan; kazandığın savaşlar değil, kaybettiğin savaşlardır. İnsan kazanarak öğrenmez, kaybederek öğrenir.

İyi şeyler inandığında, daha iyi şeyler sabrettiğinde ve en iyi şeyler hiç vazgeçmediğinde gelir.

Bazı kahveler uzaklara bakılarak içilir. Kahve kokusu hasret kokar bazen. Yudumunda bolca özlem, telvesinde bolca gözyaşı vardır.

Hayatın püf noktası okumak. Geceleri yatarken uyumak için değil, uyanmak için okumak.

Sadelik, sahtelik sevmez...

Her elini sıkanla dost, her canını sıkanla düşman olma.

Belki de her şeyi kabullenip, hayatı akışına bırakmak lazım. Zorlamak bazen çözüm değildir.

Ön yargı; hayata kirli bir camdan bakıp, her şeyi kirli bilmektir.

Sarılmak; mutluluğu ikiye katlamak, acıyı ikiye bölmektir.

Birisi aptalca senden uzaklaşıyorsa, sende akıllıca gitmesine izin ver.

Kimse kimseyi kaybetmez, giden başkasını bulur, kalan kendini.

Kim makamıyla övünürse, Firavuna baksın!

Kim malıyla övünürse, Karun'a baksın!

Kim soyuyla övünürse, Ebe Leheb'e baksın!

Kim ilmiyle övünürse, şeytana baksın!

İyilikten anlamak, zeka gerektirir.

Atı alan Üsküdar'ı geçer de, Ah'ı alan Sırat'ı geçebilecek mi?

Unutma, düşman kör nişancıdır. Ama dost nereden vuracağını iyi bilir...

İnsan kırılan kalbi için küsmeyi bulmuş. Bakmış affedemiyor susmayı bulmuş.

Savaş pahalı; top, tüfek, uçak lazım; kin lazım, nefret lazım; en önemlisi de, uğruna feda edilecek gencecik günahsız insanlar lazım... Barış ucuz; barış için sadece vicdan, empati ve sevgi lazım.

Bana ne kadar sağlamsa, kızı o kadar dik durur. Baba ne kadar gülerse, kızı o kadar hayat saçar. Baba ne kadar hayattaysa, kızı o kadar yaşar.

Yağmur olup yağmayacaksan toprağıma...Ne dalıma dokun, ne de yaprağıma.