Ah, sanki nefes mi alıyorum?
Canımın bir parçası kopuyor da,
ağzımdan yere dökülüyor.
Sanki gökyüzü ısmarladım, gülüşlerinde güneş batsın diye.
Uyusam, rüyamda seni!
Uyansan, hayalimde sen!
İnsan içinde olsam, gönlümde sen!
Daima sen! Daima sen!
İnsan ne söylediğini bilmeli, fakat her bildiğini söylememelidir.
Zihin fukara olunca, akıl ukala olurmuş .
Bende böyle olmasını istemezdim ama oldu şimdi herkes seçtiği hayatın keyfine baksın.
Bazen fikirlerini de değiştirmelisin çünkü sen onların kölesi değil sahibisin.
İnsan her nefesini ömrü uzatmak için alır fakat yine de her nefes alışta ömründe bir nefeslik zaman eksilir.
Vatan bize kılıcımızın ekmeğidir.
İnsan ne idraksiz mahlûktur! Herkes kimsenin sağ kalmadığını bilir de kendi öleceğine inanmak istemez.
Usanmaz kendini insan bilenler halka hizmetten.
Bu kadar adam gördüm içlerinden hiçbir dünyadan hoşnut değil hiçbiri de dünyadan gitmek istemez.
Yüksel ki yerin bu yer değildir dünyaya gelmek hüner değildir.
İnsan vatanı sever çünkü hürriyeti rahatı hakkı vatanı sayesinde kaimdir.
Vatan sevgisinden maksat toprağa değil onun üstünde yaşayan insanlara duyulan sevgidir.
Çıplaktım vatan sayesinde giyindim.
Bize gayret yaraşır, merhamet Allah'ındır. Hükmü atı ne fakirin, ne de şeyhin şahındır.
Kimse kendi niteliğini kendi görüşüyle algılayamaz. Tek görme organı göz olduğu halde gözün kendini göremediği gibi.
Kitap okumadan meydan okuyamazsın.
Hüzünlü bir hikayeden arta kalan tek kelimedir. "Nasip Değilmiş" demek.
Ülkedeki ahlak bunalımının bir kaynağı da; ana babanın çocuk eğitiminde tuttukları yoldur.
Vatan sevgisinden maksat, toprağa değil onun üstünde yaşayan insanlar duyulan sevgidir.
Gerçeğin ışığı fikirlerin çarpışmasından doğar.
Zalimin yardımcısı olan kişi alçaktır. İnsafsız bir avcıya hizmet etmekten ancak köpekler zevk alır.
Ey yaralı kükreyen arslan! Senin gezdiğin güzeh sahralar zulmün köpeklerine kaldı, artık gaflet uykusundan uyan!
Felek her türlü esbab-ı cefasın toplasın gelsin
Dönersem kahbeyim millet yolunda bir azimetden
Vatanı düşmana teslim ettik.
Göz göre milleti tesmim ettik.
Sanki her vasibi tetmim ettik..
Çekelim bir nazar-ı im'ane;
Bu mudur lâyık olan imane...!
İnsanlardan hayatın uzan olmasına bu kadar rağbet nedendir? Bilmiyorum, insana canı korumaktan ne menfaat olabilir.
Senindir şimdi cezb-i kalbe kudret setr-i hüsn etme
Cemîln tâ-ebed dûr olmasun enzâr-ı ümmetden..!
Bir hamiyet meydanında kendesine mezellet toprağından mezar toprağı daha iyi gelen o yüce yaratılışlılarız..!
Yare nişandır tenine erlerin,
Mevt ise son rütbesidir askerin,
Altı da bir, üstü de birdir yerin
Arşt yiğitler, vatan imdâdına...!
Vatanı düşman elinde görmek,
Ademe küfre müşabihtir pek,
Bundan evvel ne şerefmiş ölmek!
Bu gidişle olacak puthane
Mescid ü Kâbemiz, ey divane..!
Gayretini artırarak pişmanlıktan yararlanmak, akıl sahipleri için felekten intikam almak demektir.
Nedendir halkda tûl-i hayâta bunca rağbetler,
Nedir insana bilmem menfa'at hıfz-ı emânetten...!
Ziya en yüksek noktadan uzakta ise, mecburiyettendir. Tabiat yerde kalmış kabiliyetten utansın.
Kendi nefsinden utanmaz, fakat kınanmaktan utanan kişi, kendini herkesten alçak görür...!
Hayatın değerini şöhretin iyiliğinden yüce bilinler derhal ebedi bereketi geçici zevklere tercih ederler.
Bu güzellikte hiç bu çağında
Yakışır mıydı boynuna o kefen?
Cisminin her mesamı yare iken
Tuttun evladını kucağında
Sen gider isen biz kalır sanma
Vatan, kendisine aşık olanları gurbetin acılarından ayırmayan vefasız ve insanla alay eden bir güzele dönmüştür!
Vatanı aldığı günler ecdad
Geri vermek mi içinde o cihad?
Yad edin kanlarını aşk ile yad!
Geldi toprakları da efgane,
Dadres yok mu diyor, nalâne..!
Göze bir alem eyliyor izhar
Ki cihanda büyük letafeti var
O letafet olunsa ger inkar
Mezhebimce demek muvafık olur
Aç vatan göğsünü İlah'ına aç!
Şühedanı çıkar da ortaya saç!
Hükmetme zamanı senindir, hükmünü dünyaya geçir. Allah yüceliğini her türlü belalardan korusun...
Keyfi gelse bıyığın oynatarak mırlar iken
Kızdırırsan yüzüne atlayarak hırlar iken
Kuyruğu geçse ele dırlanarak hırlar iken
Sofrada her kedinin def'ini hazırlar iken
Kedimi gaflet ile fare-i idbâr yedi
Buna yandı yüreğim âh kedi vâh kedi...
Gönülde çalışma cevheri, elmas cevherine benzer. Baskının şiddetinden ve ağırlığın tesirinden ezilmez.
Hürriyet mücadelesi, korkulu ateş olsa ne gam. Mert olan insan bir can için gayret meydanından kaçar mı..!
Vatanı ateşe bizler yaktık,
Yandı da seyrine bizler baktık,
Fahr edip bir de nişanlar taktık...
Yakışır mıydı bu hiç merdâne
Çalışıp benzemeye şeytane...!
Rica, ümit ve korkudan ve yakarmadan uzağım. Görevim menfaatimden, hakkım hükümetin kötü niyetlerinden daha üstündür.
Sıdk ile terkedelim her emeli her hevesi,
Kıralım hâil ise azmimize ten kafesi,
İnledikçe eleminden vatanın her nefesi,
Gelin imdada diyor, bak budur Allah sesi...
Top patlasın ateşleri etrafa saçılsın
Cennet kapusu can veren ihvâna açılsın
Dünyada ne bulduk ki ölümden de kaçılsın
Gavgâda şehâdetle bütün kâm alırız biz
Osmanlılarız can verir nâm alırız biz..
Ey adaletsiz! Milletin yiğitleriyle mücadeleden sakın. Senin zulmünün kılıcı hamiyet kanının ateşi karşısında erir.
Git vatan! Kabe'de siyaha bürün
Bir kolun Ravza-i Nebi'ye uzat
Birini Kerbela'da Meşhed'e at
Kainatta o hey'etinle görün!
Bu temaşaya Hak da aşık olur.
Biz bir küçük aşiretten dünyaya hükmeden bir devlet yaratan o yüce himmetli, çalışkan ve güçlü kişileriz...
Çekmedim ömrümde zencir-i esaret bârını
Kayd-ı dünyadan müberrayım bilir dünya beni
İşte meydan-ı hamiyyet kaçma ey cellad-ı zulm
Ya seni mahveylesin Mevlâ cihanda ya beni...
Hamurunun mayası vatan toprağı olan vücûdun vatan yolunda eziyet ve sıkıntıdan toprak olursa ne gam..!
Gül ruhluların misali yoktur.
Hurşidin o rengi âli yoktur.
Ağyar ile ülfet etmek ister
Ben ölmeden ihtimali yoktur.