Bylge ’yi Neden kurdum
Bundan önceki yazılarımda yazılım yazılarını yazmıştım ama arada da insanın beyninin düşündükleri yerine kalbinin söylediklerini dile getirmeli. Bu yazıda kalbimden geçenleri yazacağım. Genel olarak yukarıdaki başlıktan ne yazacağımı söyledim ancak Bylge ’nin kurmayı düşünürken, kurarken ve kurduktan sonra aşağıdaki sorular soruldu ve sorulmaya devam ediyor.
- Neden bu siteyi yaptın
- Neden yazıyorsun
- Neden bu kadar risk alıyorsun
- Tutmazsa ne olacak
- Ne kadar para kazanacan
- Para kazanınca paraları nerede ezecen vs.
Yani yukarıdaki sorular uzayıp gidiyor makaleyi yeni okuyup beni tanımayan arkadaşları tenzih ederim ama bunu bana soran arkadaşlara milyon defa söylememe rağmen ya inanmıyorlar yada inanmak istemiyorlar. Sanırım herkesi kendisi gibi biliyorlar. Beni yakından tanıyan arkadaşlar bilir derdim zengin olayım, sonra Amerikaya yerleşeyim, paraları ibiza partilerinde harcayım derdim yok. Tek derdim, bir Türk genci olarak bu ülkemizde olan bu gamsızlığı hazmedemiyorum. Daha 1 asır geçmeden önce Çanakkale’de vatan uğruna öleceklerini bile bile canlarını feda eden insanlar yerine yataklarından çıkamayan, iki adım önününü göremeyen, bilgisi ve tefekkürü ev ve arabadan ibaret olan, bir değer üretmeyen, rekabetçi olamayan, kahvelerde yada sohbet ortamlarında devlet kurtaran, dünyayı ve dünyada olan gelişmeleri takip edemeyen, cinsellikten başka birşey düşünemeyen, sadece eleştirebilen ve çözüm üretemeyen toplulukları hazmedemiyorum. Kardeş devlet lafla kurtulmaz diyenlerdenim aksiyona geçmiyorsan lütfen sürekli sağda solda devlet kurtarmayın zira komik oluyor.
Neden yazıyorum
Biliyorsunuz ki çağımız bilgi çağı, bazı yerlerde bu çağa teknoloji çağı falan diyorlar, katılmak mümkün değil. Neden abi teknoloji çağı değilde bilgi çağı derseniz buna şöyle bir örnek verebilirim. Elon Musk, falcon ‘larını uzaya fırlatırken biz neden hep seyirci kalıyoruz. Demir mi yok, roket yakıtı mı yok, programlanabilir anakartlar mı yok, basınca dayalı camlarımız mı yok, mühendisimiz mi yok(Yok diyenler Havelsan veya Aselsanda iki hafta geçirsinler analar neler doğurmuş görsünler ) vs. aslında bunların hepsi elimizde mevcut ama bilgimiz ve tecrübemiz yok yani elinde teknolojinin olması senin bu işi yapabileceğin anlamına gelmez, bilginin olması şart.(Örnek; Iphone11 kuyruğunda bekleyen insanlar) bu sebepten dolayı çağımız teknoloji çağı değil bilgi çağıdır veya diğer bir adıyla bilişim çağıdır. Tam burada kişisel olarak ben bu çağı kaçırmak istemiyorum elimden geldiğince bilgiyi üretmeye çalışıyorum. Bu sebeple burada yazarak ve yazdıklarımı işleyerek hem kendimi geliştirmeyi hemde başka insanlara kendi alanımda bilgilendirmeye çalışıyorum. Buradan çıkan bilgiyide ihtiyacı olan insanlara en uygun zamanda, en doğru şekilde ve en yalın haliyle vermek istiyorum. Bu gördüğünüze inanamayacaksınız? haberlerinden sıkılmadık mı? Sıkıldık. Özetle, Ne kadar kaliteli bilginiz var ise o kadar güçlüsünüz hem şirket hem devlet olarak.(Bkz: Google, Amerika) Buradan da bazı arkadaşlara da sesleniyorum illa benim sitede gelin yazın demiyorum ama yazın veya üretin. Abi biz 9-6 işe gidiyoruz zaten üretiyoruz diyorsanız, bende birbirimizi kandırmayalım diyorum ve seni O Ses Türkiye izlemeye davet ediyorum.
Okumak bir insanı doldurur, insanlarla konuşmak hazırlar, yazmak ise olgunlaştırır. (Francis Bacon)
